New York MoMA – Modern sanata doyacaksınız!
New York’un ve hatta dünyanın en önemli modern sanat müzesi Museum of Modern Art nam-ı diğer MoMA ile ilgili olarak ayrı bir rehber hazırlamak istedik. Çünkü hem modern sanatı çok seviyoruz hem de kısıtlı zamanda bu müzeyi en etkili biçimde gezmenin ve New York’taki aktivitelere zaman bırakmanın önemli olduğuna inanıyoruz. Hadi buyrun bakalım.
Hayata gözlerini 1929 yılında sadece 9 eserle açan müze, yıllar içinde devasa bir boyuta ulaşmış. İlk yıllarında aslen eğitim amacı güden müze, sonrasında misyonunu insanların günümüz modern sanatını anlamalarına yardımcı olmak olarak güncellemiş. Yılda yaklaşık 3 milyon turist tarafından ziyaret ediliyormuş.
Kalıcı koleksiyonların yanı sıra, geçici sergilere de ev sahipliği yapıyor. Bu yüzden gitmeden sitelerini kontrol etmekte fayda var.
Dediğimiz gibi müze çok büyük. Hakkını vererek gezerseniz en az ama en az yarım gün. İşleri biraz kolaylaştırmak adına bizce önemli olduğunu düşündüğümüz eserleri listeledik.
Not: Bazı eserler zaman zaman başka müzelerde geçici olarak sergilenmek üzere gönderiliyor. Hepsini göremezseniz üzülmeyin.
Daha da önemli not: Normalde 25 $’a gezebileceğiniz bu müze, her Cuma 16:00-20:00 arası ücretsiz gezilebiliyor. Haliyle bu saatler kalabalık oluyor. Ama 18:00 gibi giderseniz o kalabalığı atlatma şansınız yüksek.
Gezerken önerimiz ilk olarak en üst kata çıkıp, aşağı doğru inmek. Böylece gelişimi ve değişimi kronolojik olarak takip edebilirsiniz. Ayrıca en önemli eserler 5.katta bulunuyor.
The Starry Night – Vincent Van Gogh
Bizi en çok heyecanladıran ve önünde fotoğraf çekmek için yarışan kalabalıklar olan eser. Van Gogh’un en önemli eserlerinden biri. Sanatçının bu eser üzerinde çalışırken akıl sağlığının çok da yerinde olmadığı söyleniyor.

The Persistence of Memory – Salvador Dalí
5. katın diğer bir diğer güzelliği, Türkçe adıyla Belleğin Azmi. Sanatla az çok ilgili herkesin bildiği ünlü eser. Bu eserin anlamıyla ilgili çok fazla tartışma var. Ama en çok inanılanı, sanatçının bir rüyayı resmettiği. Rüyadaki saatlerin aslında eserin isminin aksine pek de azimli olduğu söylenemez. Ancak eserin başarısı saatleri sanki bir fotoğraf gibi etikeyici şekilde erir gibi gösteriyor oluşu.





Les Demoiselles – d’Avignon Pablo Picasso
The Starry Night gibi 5. katta bulunan büyük eser, Barselona’daki 5 adet çıplak hayat kadınını içeriyor.





Reflections of Clouds on the Water-Lily Pond
– Claude Monet





Yine 5. katın gözdelerinden. Devasa bir tablo. Gerçekten çok büyük. Karşısına geçip bir süre izleyin. Bizce çok dinlendirici bir etkisi var.
One: Number 31 – Jackson Pollock





Biz taktık bu 5. kata. Soyut dışavurumculuğun en önemli sanatçılarından biri olan Pollock’ın eserleri bazılarına bir çocuk tarafından yapılmış gibi gelebilir. Ama kendi dönemi için oldukça sıra dışı bir sanatçı. Onun döneminde herkes fırça ile resim yaparken, o boyaları kanvasa ahşap bir çubuk yardımıyla resmen fırlatıyormuş. Resme baktığınızda bir hareketlilik hissediyorsunuz.
Campbell’s Soup Cans – Andy Warhol
Birbirinden sadece aroma olarak farklı 32 adet çorba konservesinden oluşan bir eser. Andy Warhol bu şekilde bir nesneyi çoklu kullanmayı sevenlerden. Bakınız Mariyln Monroe çalışmaları. Bu şekilde popüler kültürü ve tüketim alışkanlıklarımızı eleştiriyor. Bu eser ara ara başka yerlere gönderilenlerden. Şu an müzenin sitesinde sergilenmediği yazılmış. Gitmeden kontrol edersiniz.





Self-Portrait with Cropped Hair – Frida Kahlo
Meksikalı resssam Frida Kahlo’nun çok zorlu bir hayat hikayesi var. Önce çocukken çocuk felci geçirir ve bir ayağı sakat kalır. Sonra 18 yaşındayken içinde bulunduğu otobüs tramvayla çarpışır ve hayatının bundan sonrası epey acılı geçer. Tam 33 ameliyat geçirir. Kendini resime verir.
Eserlerinin büyük çoğunluğu yatağının tepesindeki aynadan bakarak yaptığı kendi portleridir.
Sağlığı gibi Diego Rivera ile olan evliliği de oldukça sıkıntılı geçer. 1939 yılında Frida Diego’dan ayrılır. O dönemde yaptğı bu eserde saçları kısacık. Çünkü eşi uzun saçlarını oldukça severmiş. Üzerindeki kendine oldukça büyük gelen takım elbise ise eşini çağrıştırıyor. Bize göre epey hüzünlü bir tablo.





Drowning Girl – Roy Lichtenstein
Bu da ara ara başka yerlere giden eserlerden. Bir çizgi roman karesi gibi gözüken yağlı boya tablo. Aslında DC Comics’in 1962 yılında çıkan Secret Love isimli kitabındaki bir bölümün sanatçı tarafından yeniden yorumlanması.





The Red Studio – Henri Matisse
Paslı bir kırmızının hakim olduğu eserde sanatçının bir sihirbaz ustalığıyla ilüzyon yaptığına tanık oluyoruz.





Gold Marilyn Monroe – Andy Warhol
Andy Warhol eserlerinde defalarca Marilyn Monroe’yu kullandı. Bu eser de Monroe’nun intihar ettiği sene yapılmış.




