Roma’nın, Venedik’in kaosunu unutun. Onun yerine tatlı sokaklarında kaybolduğunuz, harika yemeklerle ihya olduğunuz, insanların daha mutlu, daha rahat olduğu bir İtalya hayal edin. İşte orası Puglia. Puglia bizi her anlamda mutlu eden bir lokasyon oldu. O kadar mutlu ayrıldık ki, sıcağı sıcağına tüm bilgiler tazeyken, kolları sıvadık ve size Puglia’yı anlatmaya geldik.
Burası çizmenin tam topuğu. Yani güney İtalya. Bir süredir turkuaz suların olduğu plajlarını görüp vurulduğumuz için aklımızdaydı. Sonrasında da öğrendik ki Ferzan Özpetek’in Mine Vaganti (Serseri Mayınlar) isimli filmindeki sahneler aşırı sevdiğimiz Lecce’de çekilmiş. İzleyeli seneler olduğu için Lecce için plan oluştururken görünce jeton düştü:)
Hani bir şeyle ilgilendikçe algıda seçicilik olmaya başlar ya, sosyal medyada karşımıza sürekli Puglia çıkmaya başladı. Hem de biraz deniz tatili olsun derken bir bakmışız plan yapmaya başlamışız bile. Uyarı: Bu uzun bir yazı. Ama ihtiyacınız olan tüm bilgiler var:)
Puglia En Güzel Koy ve Sahiller ve Matera yazılarımızı da okumanızı tavsiye ederiz. Keyifli okumalar!
Puglia’ya Neden Gitmeli?
Bizi biraz tanıyanlar İtalya aşığı olduğumuzu çok iyi bilirler. Birçok yerine gittik. Mutsuz döndüğümüz hiç olmadı. En turistik yerlerinden bile. Ama burası İtalya’nın bambaşka bir cenneti. Bir kere Roma, Venedik, Floransa ne kadar turistikse Puglia bunun tam tersi. Bir yerin turistikliğini orada bulunan hediyelik eşya dükkanlarının sayısından anlayabilirsiniz bizce. Puglia’da magnet alacak yer bulmakta bile neredeyse zorlandık. Siz anlayın durumu.
İtalyanların yaz tatili için gittiği bir bölge. Hiç turistik değil demek doğru olmaz belki. Hatta yavaş yavaş buranın namını duyanlar akın etmeye başladı bile.
Yemek olayı zaten İtalya genelinde şahane ama burada yediğimiz burrataları, deniz ürünlerini uzun süre unutamayacağız.
Geldik en can alıcı kısma. Puglia hem yeme içme, hem de konaklama için oldukça uygun alternatiflere sahip. Bu yüzden oldukça bütçe dostu bir destinasyon.
İtalyanların tatlılığı da denkleme eklenince bize düşen gidip buranın keyfini çıkarmak:)
Puglia’ya Ne Zaman Gidilir?
Bu çok kritik bir soru ve bu sorunun net bir cevabı yok. Tamamen sizin nelerden hoşlandığınıza bağlı. Eğer turkuaz sularda yüzmek öncelikli hedefiniz ise Haziran-Eylül ve hatta belki Ekim ayları çok daha uygun. Fakat gündüz hava cidden çok sıcak. Yani öyle böyle sıcak değil. Yeni aldığımız dondurmaların saniyeler içinde eridiğini gördük. Denize girmek size göre değilse gündüz gezmenin çok zorlu olduğunu belirtelim. Biz Temmuz’da gittik. Pişman mıyız? Değiliz. Ama bir daha plan yapacak olsak Eylül’ü tercih edebiliriz.
Yazın en güzel tarafı, her yerin özellikle akşamları oldukça hareketli olması ve muhteşem suların keyfini çıkarabilmek.
Ama sıcak ve deniz olayı size göre değilse Nisan, Mayıs ya da Ekim, Kasım ayları için planlama yapmak doğru bir tercih olacaktır.
Puglia’ya Ulaşım
THY’nin Bari’ye direkt uçuşları var. Biz Hollanda’dan önce Roma’ya gittik. Çünkü araba kirası Roma ve Bari’de aşırı farklıydı. Roma-Bari arası arabayla 4.5 saat.
Puglia’da Ulaşım
Burada duruşumuz aşırı net. Araba şart, hem de çok şart. Çünkü burası bir sahile gidip tüm günü orada geçireceğiniz bir bölge değil. Gidilecek çok şehir, yüzülecek çok koy var. Arabasız, sıcağın alnında bu rotayı yaptığımızı inanın hayal dahi edemiyoruz. Lecce, Ostuni, Monopoli gibi şehirlere toplu taşıma ile ulaşım çok zor değil. Ama asıl sorun muhteşem sahillere ve koylara ulaşmakta. Toplu taşıma ile çok daha uzun süren bir gezi olacağını da hesaba katmak lazım. Burası tam road triplik bir rota.
Yine de imkansız demiyoruz ama araba kirası İtalya’da eğer aldığınız noktaya bırakırsanız o kadar da pahalı değil. Biz aynı zamanda Roma ve Amalfi Sahili’ne gideceğimiz için full sigorta aldık. Çünkü İtalyan şoförlerine pek güvenemedik.
Puglia Otopark Konusu
Otopark konusunu hep Google Maps’ten bakarak çözdük. Gideceğimiz lokasyona yakın park yeri arattık. Bazı yerlerde arabayı günlük 3-4 € ya bırakabileceğiniz büyük otoparklar oluyor. Uzun süre kalmayacaksanız mavi (ücretli) çizgili park yerlerine bırakmak daha mantıklı oluyor. Çünkü saatlik 50 cent-1 € arası değişiyor fiyatlar. Aklınızda olsun.
Puglia’ya Gitmeden Bilmeniz Gerekenler
– Sadece İngilizce konuşmak bizim için neredeyse hiç problem olmadı. Kelime kelime bile olsa anlaşabildik.
– Bazı restoranlarda 2-3€ gibi bir kuver ücreti var. Bunun üstüne bahşiş vermeniz genelde bekleniyor.
– 13:00-16:00 arası birçok yerde siesta var ve özellikle restoranlar kapalı. Öğle yemeği için biraz ne çıkarsa bahtınıza durumu var.
Puglia Konaklama Önerileri
Biz Puglia’da aslında iki yerde konakladık. Bunlardan biri Ostuni diğeri ise Lecce’deydi. Buralarda zaten kocaman 5 yıldızlı oteller yok. Daha çok bed & breakfast tipi işletmeler ya da AirBnb gibi kiralık evler mevcut. Özellikle b&b lerde ücretsiz WiFi olmasına ve yazın gidiyorsanız klima olmasına dikkat etmenizi öneririz.
Bir de bizim son dakika ayarlamalarımız yüzünden istediğimiz gibisini bulamadığımız masseria adı verilen çiftlikler mevcut. Bunlarda biraz sınır sizsiniz durumu var. Bu yüzden birkaç öneri bırakıyoruz aşağıya.
Ostuni
Casa Toselli: Tertemiz, zevkle döşenmiş, yeri de muhteşem evimiz. Gönül rahatlığıyla öneriyoruz. Eğer 4-5 kişiyseniz çok uyguna geliyor. Otoparkı yok ancak eve çok yakın ücretsiz otopark mevcut. Tek kötü yanı ücretsiz WiFi yok. Bizim için sorun olmadı.
Masseria San Paolo Grande: Yukarıda bahsettiğimiz masserialara nispeten uygun fiyatlı bir örnek. Dekorasyonu ve bahçesi oldukça hoş.
Casa Flami’: 2 kişiye kadar uygun olan bir bir ev seçeneği. Oldukça tatlı.
Paragon 700 Boutique Hotel & SPA: Burası en lüks seçeneklerden biri ancak fotoğraflarını görünce siz de vurulacaksanız. Bütçeniz el veriyorsa çok güzel alternatif.
Lecce
Lecce merkezine burada yaşayanların ve özel izni olanların haricinde araçla giriş yasak. Bu yüzden konaklamanızı bunu bilerek ayarlamanızda fayda var.
Dimora San Biagio Suites&Apartment: Burası bizim kaldığımız ev/otel. İlk başta ayarladığımız yerden memnun kalmayınca buraya geçiş yaptık. Oldukça memnun kaldık. Ev olmasına rağmen her gün odalarımız temizlendi. Grup halinde seyahat ediyorsanız önerebiliriz. Dekorasyonu biraz zayıf ancak bizim tek aradığımız temiz olması ve klima idi:) Lokasyonu da oldukça iyi.
La Loggia dei Raynò: Sade ve zevkli döşenmiş bir ev. Çok tatlı bir de terası var. Merkeze 10 dakika yürüme mesafesinde.
Rudiae Boutique: Çok şık dekore edilmiş bir butik otel. Biraz şehir merkezinden dışarıda olduğu için ücretsiz otoparkı var.
Palazzo Lecce: Oldukça yeni bir işletme. içi adeta müze gibi. Biz bayıldık. Fiyatı da tabii buna paralel:) Lokasyon olarak merkezde.
Puglia’da Mutlaka Denenmesi Gereken Lezzetler
İtalya zaten yemek anlamında bizi her zaman heyecanlandıran bir yer. Gezilecek yerlerden önce restoran araştırmasına girmemiz ve her daim 3 kilo alarak dönmemiz bunun en büyük kanıtı. Puglia ise yemek anlamında işi bir adım öteye taşıyor. Puglia bölgesi zamanında İtalya’nın en fakir yerlerinden biri. Bu yüzden genelde yemekler basit ama burada yetişen ürünlerle, tazecik yapılıyor. Bize de keyfini çıkarmak kalıyor.
Buralara geldiğinizde denemenizi önerdiklerimiz:
Makarna: Orecchiette
Et yemekleri: Polpette, bombette
Peynir: Burrata, caciocavallo
Hamur işleri: Taralli, panzerotti, pasticciotti, her türlü ekmek (burada yediğimiz ekmekler çok lezzetliydi) özellikle bulabilirseniz Altamura ekmeği
Diğer: Fave e cicorie (fava ve hindiba)
Puglia şarabıyla da ünlü. Primitivo di Manduria, Nero di Troia, Negroamaro en sevdiklerimiz.
Puglia Gezi Rotası Planlama
Planlama için önce ne kadar zaman geçirmek istediğinize karar vermeniz lazım. Aslında bu bölgeyi hakkını vererek gezmek isterseniz minimum 2 hafta ayırmak gerekiyor. Biz 7 gece 8 gün Puglia’da geçirdikten sonra 1 gece de bu bölgede olmayan ve hayran kalarak ayrıldığımız Matera’da geçirdik. Çok ideal olduğunu düşünüyoruz. Bizim daha fazla vaktimiz olsaydı Gargano Yarımadası’nı mutlaka eklerdik.
Planlamadaki diğer bir husus konaklama. Biz sürekli olarak otel değiştirmek istemediğimiz için kendimize birkaç merkez şehir belirleyip, planlamamızı da buna göre yaptık. Ostuni, Lecce ve Matera konakladığımız yerler oldu.
Puglia Gün Gün Rotamız
1. Gün: Roma-Bari-Monopoli
Sabah erkenden arabayı Roma’dan kiralayıp Bari’ye geçtik. Öğlen Bari Havaalanı’ndan arkadaşlarımızı aldık. Öğle yemeği sonrası birkaç saat Bari’de vakit geçirip, akşam yemeği için Monopoli’ye geçtik. Sonrasında gece kalacağımız Ostuni’ye gidiş.
Konaklama: Ostuni
2. Gün: Ostuni-Capitolo Beach-Monopoli-Cala Tre Buchi-Calette di Torre Cintola-Polignano a Mare-Alberobello
Sabahtan Monopoli’yi gezip sonrasında sırasıyla Capitolo Beach, Cala Tre Buchi ve Calette di Torre Cintola’da yüzme molaları, akşam üzeri güzeller güzeli Polignano a Mare’ye geçiş. Yemek sonrası gece halini görmek için Alberobello’ya gidiş.
Konaklama: Ostuni
3. Gün: Martina Franca-Locorotondo-Alberobello-Cisternino-Ostuni
Itria Vadisi’ndeki Martina Franca, Locorotondo, gecesini gördüğümüz Alberobello ve Cisternino’yu görüp sonrasında 3-4 civarı Ostuni’ye geçiş.
Konaklama: Ostuni
4. Gün La Grotta della Poesia-Torre dell’Orso-Torre Sant’Andrea-Lecce
Sabah ilk iş La Grotta della Poesia’yı görüp sonrasında, yüzme için Torre dell’Orso ya gidiş. Sonrasında da 5 dakika mesafedeki Torre Sant’Andrea da bir yüzme molası. Akşam üzeri Lecce’deki AirBnb’ye check-in sonrası Lecce sokaklarını keşif. Akşam yemeği Lecce’de.
Konaklama: Lecce
5. Gün Lecce
Bugün başka hiçbir yere gitmeyip Lecce’de sakin bir gün geçirdik. Bol bol sarı Lecce sokaklarında dolandık.
Konaklama: Lecce
6. Gün Lecce-Bauxite Gölü-Otranto-Alimini Beach-Porto Badisco- Baia di Porto Miggiano-Cala dell’Acquaviva-Lecce
Sabahtan Bauxite Gölü’nü görüp sonrasında Otranto’ya geçiş. Otranto’yu görüp, öğle yemeğini yedikten sonra bol bol yüzmeli bir gün. Sırasıyla Alimini Beach, Porto Badisco, Baia di Porto Miggiano, Cala dell’Acquaviva’ya gittik. Akşam yemeği Otranto’ya 25 dakika mesafedeki Coriglano d’Otranto’da.
Konaklama: Lecce
7. Gün Lecce Spiaggia di Torre Lapillo-Spiaggia di Santa Maria al Bagno-Gallipoli-Spiaggia di Pescoluse-Lecce Konaklama: Lecce
Yine kendimizi muhteşem Puglia koy ve sahillerine emanet ettiğimiz bir gün. Sabahtan önce yüzüp sonrasında Gallipoli’ye öğle yemeği için geçiş. Gallipoli sonrası buranın Maldivleri olarak bilinen Spiaggia di Pescoluse’da gezinin son yüzme molasını verdik. Akşam yemeği için Lecce’ye geçiş.
Yine bol denizli bir gün. Öğle yemeği için Gallipoli’ye gittik. Biraz şehri gezip devam ettik. Akşam yemeği yine Lecce’de.
Konaklama: Lecce
8. Gün Lecce-Grotta di Castellana-Matera
Havanın aşırı sıcak olduğu bir gündü. Lecce’de son kahvaltı sonrası Grotta di Castellana için yola çıktık. 16:00’daki tura katıldıktan sonra 19:30 civarı Matera’ya vardık. Eve eşyaları attıktan sonra akşam yemeği sonrası Matera sokaklarında gezindik.
Konaklama: Matera
9. Gün Matera-Roma
Hava çok sıcak olduğu için sabah epey erken uyanıp Matera’yı gezdikten sonra önce Bari’ye arkadaşlarımızı bıraktık, sonrasında da Roma’ya geçtik.
Puglia Gezilecek Yerler
Şehir ve Kasabalar
Bari
Bari bölgenin en büyük şehri. Başlangıç için oldukça güzel bir nokta çünkü buraya direkt uçuş var. Bizce Bari’de birkaç saat geçirmek yeterli. Gecesini de görmek isterseniz sizi tutamayız. Bari’de yapılacak en güzel şey Bari Vecchia yani eski şehir tarafında ara sokakların tadını çıkarmak, sahil kısmında yürümek. Bari’de başlıca gezilecek yerler Basilica San Nicola, San Sabino Katedrali, Castello Normanno-Svevo, Palazzo Mincuzzi, ve alışverişi seviyorsanız Via Sparano, tatlış bir meydan olan Largo Albicocca, Teatro Petruzzelli, Teatro Margherita ve son olarak Strada delle Orecchiette.
Orecchiette aslında küçük kulak demek ve bu bölgeye özgü, gerçekten kulak şeklinde bir makarna. Bu bölgede gittiğiniz birçok restoranda denk geleceksiniz. Bu sokakta da bu makarnayı yapan bir sürü tezgah göreceksiniz. Kimi hamuru yoğururken, kimi kulak şekillerine başlamış oluyor. İzin alarak fotoğraf çekebilir ve buradan tazecik orecchiette alıp, evde bugünleri anabilirsiniz.
Öğle yemeğini Mastro Ciccio‘da mürekkepli ekmeğe ahtapotlu sandviç ve panzerotto ikilisi şeklinde yedik. Panzerotto yine bu bölgeye özgü bir hamur işi kızartması. İçi peynir, et gibi dolgularla lezzetlendiriliyor. Mastro Ciccio bir zincir restoran. Burada deneyemezseniz başka şehirlerde olduğu aklınızda olsun. Üstüne de Antica Gelateria Gentile‘de gelatoları mideye indirdik. Siesta saatinde gittiğimiz için deneyemediğimiz fakat tatlış Largo Albicocca’da olan Pizzeria di Cosimo‘yu da deneyebilirsiniz.
Monopoli
Gündüzünü ayrı gecesini ayrı sevdiğimiz yerlerden biriydi Monopoli. Hatta akşamını ayrı bir sevdik buranın. Surlarla çevrili. Monopoli aynı zamanda Puglia’daki çok sevdiğimiz Cala Tre Buchi ve Calette di Torre Cintola gibi süper koylara çok yakın. Bunlara aşağıda koy ve sahiller yazısında değiniyor olacağız. Monopoli’ye genelde bu rotada hak ettiği verilmiyor gibi hissediyoruz. Halbuki kendisi gerçekten güzeller güzeli bir yer.
Burada da yine yapılacak en güzel şey sokaklarda kaybolmak. Porto Antico‘ya gidip, mavi tekneleri görmek yine mutlaka yapmanız gerekenlerden. Buraya çıkarken geçtiğiniz kapının detaylarına bakmayı unutmayın. Ayrıca bu mavi-kırmızı teknelere “gonzo”deniyormuş. Tekneleri gördükten sonra sağa doğru sahilde yürüyerek, şehrin asıl merkezine yolu uzatarak ama deniz eşliğinde yürüyebilirsiniz.
Akşamını en sevdiğimiz şehirlerden biri burası oldu. Capcanlı. Mekanların dışında ayakta içkisini yudumlayanlar, sahilde yürüyüş yapanlar.. Ara sokakları gerçekten harika. Her sokakta fotoğraf çekmek istedik.
Eğer vaktiniz var ise kısaca görülecek yerler şöyle: Castello Carlo V, Chiesa Rettoria Gesù Salvatore, Cattedrale Maria Santissima Della Madia ve Piazza Giuseppe Garibaldi. Bize kalırsa bunları görmeseniz de olur.
Akşam yemeği için gözümüz kapalı Trattoria da Locanda dei Mercanti‘yi öneririz. Puglia gezimiz boyunca yediğimiz en güzel yemeklerden birini burada yedik. Burası deniz ürünleri ile ünlü. Hatta ve hatta çiğ deniz ürünlerini denemenizi şiddetle tavsiye ederiz. Fiyatları da uygun. Rezervasyon şart.
Gelato (İtalyanlar dondurma deyince alınıyorlar) için Caffé Roma, kokteylseverler için de CarloQuinto güzel bir seçenek.
Hemen yakınlarda denize gireyim derseniz adresinizCala Porta Vecchia.
Otopark için lokasyon şurada.
Polignano a Mare
Puglia planı yaparken Polignano a Mare’yi es geçme şansınız yok. Kendisi hem çok güzel hem de bu rotanın en uğrak yerlerinden bir tanesi. Bunun en büyük sebebi gerçekten fotoğrafları kadar etkileyici olan Lama Monachile (Cala Porto olarak da biliniyor) plajı ve yine bu civarda şahit olduğunuz muhteşem manzaralar. Burada denize pıt diye girilebiliyor olması da bizce çok büyük artı. Ama kışın gelseniz bile buradaki manzaranın tadını çıkarmanız konusunda ısrarcıyız. Çokça bahsettiğimiz süper manzaraları, tatlı ara sokakları ile yine Puglia gezi rotanızda olmasını şiddetle tavsiye edeceğimiz yerlerden biri.
Polignano a Mare’de tek bir şey yapacak olursanız o da Lama Monachile’i tepeden gören Terazza Santo Stefano‘ya çıkmak olsun. Buradan tüm koyu, turkuaz suları görebiliyorsunuz. Hatta gün batımı için de şahane bir nokta. Hemen yanında Balconata Sul Mare’de 360 derece manzarayı görebilirsiniz. Bir diğer nokta ise koyun diğer tarafında kalan Mirador al Bastin de Santo Stefano. Ama ilki favorimiz. Bir de koyu tam karşıdan gören Ponte Borbonico‘nun üzerinden büyük ihtimalle geçeceksiniz. Burada da mola vermeyi unutmayın. Ne çok manzara noktası önerdik:)
Bunun dışında yapılacaklar Lama Monachile‘de denize girmek (deniz ayakkabısı şart), kendine güvenenlerdenseniz kayalardan denize atlamak (tabii ki tavsiye etmiyoruz) ve şehrin sokaklarını keşfetmek. Centro Storico yani eski şehir merkezinde dikkat ederseniz bazı yerlerde şiirler göreceksiniz. Burası Vicole della Poesia. Şiirlerin bazıları duvarlara, bazıları ise merdiven basamaklarına yazılmış. Her ne kadar şiirler Guido il Flaneur imzasını taşısa da aslında onun değil. Özellikle şu merdiven tam bir Instagram noktası.
Akşam yemeği için önerimiz Mint Cucina Fresca. Lokal yemeklere farklı bir yorum getirmişler. Aşırı memnun ayrıldık buradan. Eğer para önemli değil, bana farklı bir deneyim lazım derseniz burada Grotta Palazzese ‘yi önerebiliriz. Mağara içinde bulunan ve denize sıfır, fine dining konseptli bir restoran. İlginizi çekebilir diye yazmak istedik.
Daha hızlı bir yemek isterseniz Pescaria‘yı deneyebilirsiniz.
Arabamızı da şuraya park etmiştik.
Alberobello
Itria Vadisi’ndeki köylerin içinde en popüler olanı burası. Bunun en büyük sebebi Trullo (çoğulu trulli) adı verilen beyaz, harçsız, gri taş kubbeli evler. 1996’da Unesco Dünya Mirası Listesi‘ne girmiş hatta. Farklı yerlerde bu evleri görmeniz mümkün. Ancak en yoğun olarak görebileceğiniz yer burası.
Bu evlerin hikayesi ile ilgili iki rivayet var. Bir tanesine göre bölgede vergi çok yüksek olduğundan vergi memurları geldiğinde evlerin hızlıca sökülebilmesi ve gittiklerinde yine hızlıca tekrardan yapılabilmeleri için bu şekilde yapıldığı yönünde. Diğeri ise Osmanlı’nın Otranto işgali sonrasında burada kalan askerlerin konaklaması için askerler tarafından yapıldığı yönünde. Alberobello Harran’nın da kardeş şehri. Zaten evler oradakilere aşırı benziyor.
1500 kadar trullo var. Bunların bazılarında konaklanabiliyor. Farklı bir deneyim isterseniz diye aklınızda olsun. Biz kalmadık. Sonrasında da örnek evlerden birini gezdiğimizde bu kararımızın ne kadar doğru olduğunu anladık. Zira ev üstümüze üstümüze geldi.
Burası gezdiğimiz yerler içinde en kalabalık olanıydı. Mümkünse sabah erken gitmeniz bu açıdan daha iyi olacaktır. Gerçekten yalan söylemeyeceğiz. Belki kalabalığından, belki de sıcaktan burası en az etkilendiğimiz yerlerden biri oldu. Yine de Puglia rotasında enteresan olduğu için olmalı diye düşünüyoruz.
Birkaç saatlik Alberobello ziyaretinde, tabii ki en güzeli trulloların arasında dolanmak. Ücretsiz olarak gezebileceğiniz birkaç tane ev var. İçini merak ediyorsanız bir şans verebilirsiniz. Alışveriş yapmak karşılığı ile terasına çıkabildiğiniz bir hediyelik eşya dükkanı var. Biz magnet alıp çıktık. Size de tavsiye ederiz. Çok tatlı manzarası var. Başka bir manzara noktası ise Belvedere Santa Lucia. Buranın dokusuna özgü bir kilise olan Church of Saint Anthony of Padua da oldukça ilginç.
Bazı evlerin çatılarında semboller var ve bu sembollerin anlamları var. Gördüğünüzde şaşırmayın:)
Bu arada merakımızdan biz buraya önce akşam gittik. Ancak gece o kadar kötü ışıklandırılıyor ki, İtalya’da bir köyde miyiz yoksa bir pavyona mı geldik farkı söylemek zordu. Özetle akşamını pas geçebileceğiniz bir yer.
Burada sadece birkaç saat geçirdik. Bu sebeple yeme içme yeri öneremiyoruz. Sadece Largo Martoletta üzerinde bir yerde kahvaltı yaptık ama adını hatırlamıyoruz.
Park yerimiz de şurasıydı.
Martina Franca/Locorotondo/Cisternino
Alberobello ile beraber aynı gün içerisinde gezilebilecek birkaç kasaba daha var. Bunların arasından bir tanesini seçmemiz gerekirse bu Locorotondo olurdu. Kendisiyle ciddi düşünüyoruz:)
Yemek için ise Cisternino’yu ünlü et restoranlarından tercih ettik. Fakat siesta zamanı gittiğimiz için birçok yer kapalıydı. Aslında hedefimiz Al Vecchio Fornello‘da yemekti. Ama kapalı olduğu için çok fazla alternatifimiz yoktu. Onun yerine La Locanda di Zia Rosa di Domenico‘da yedik. Oldukça da memnun ayrıldık. Polpetteli orecchiette, bombette, burrata deneyip sevdiklerimiz.
Ostuni
Ostuni aslında bizim yukarıda bahsettiğimiz yerleri gezerken kalmak için seçtiğimiz bir yerdi. Eğer siz de Puglia’nın kuzeyini keşfetmek istiyorsanız Ostuni konaklamak için iyi bir seçenek. Fakat şehrin kendisi de mutlak görülmeye değer.
Bir kere şehre doğru yaklaşırken gördüğünüz manzara bile burayı sevmek için başlı başına bir sebep. Bir tepe üzerine kurulu olduğu için çok etkileyici bir manzara ile karşılıyor burası sizi.
Burası aynı zamanda Città Bianca, yani beyaz şehir olarak biliniyor. Bunun sebebi de Yunanistan’da ya da Bodrum’dakine benzer bembeyaz binaların oldukça yaygın olması. Bu da şehre kesinlikle başka bir hava vermiş.
Ostuni’de yapılacak en güzel şey, Centro Historico’da sokaklarda dolaşmak. Şehir oldukça yokuşlu olduğu için tuttuk benzeri eski araçlarla burada turistik geziler yapılıyor. Aklınızda olsun.
Piazza della Libertà, Aziz Meryem Kilisesi, Arco Scoppa görülecek yerler arasında. Burada yapılacak diğer güzel bir aktivite ise gün batımını izlemek. Şehir yüksekte olduğu için komple denizi görebiliyorsunuz. Bunu yapabileceğiniz en güzel yerlerden bir tanesi ise bizim akşam yemeği için gittiğimiz Borgo Antico Bistrot. Burası bizi hem fiyatlarıyla, hem ortamıyla hem de yeme içme seçenekleriyle oldukça mutlu etti. Gördüğümüz gün batımı da cabası. Burası maalesef rezervasyon almıyor. Bu yüzden erken gidip yer kapmak gerekiyor.
Gelato içinse Cremeria alla Scala ve Ciccio in Piazza‘yı deneyebilirsiniz.
Lecce
Bu rotadaki en sevdiğimiz şehirlerden. Bu yüzden kendisini ayrıca anlatmak istedik. Lecce gezi notlarımız için şuraya. Sokaklarının güzelliği ise anlatılmaz yaşanır cinsten. Ferzan Özpetek de böyle düşünmüş olacak ki, Serseri Mayınlar filmini Lecce’de çekmiş. Hatta gitmeden önce izlemenizi şiddetle tavsiye ederiz. İlginizi çekerse filmin çekildiği lokasyonlara şuradan ulaşabilirsiniz.
Otranto
Otranto Türkler için tarihi önemi olan bir şehir. Çünkü Osmanlı 1480 yılında Otranto’yu işgal ediyor ve 1 sene kadar da elinde tutuyor. Fakat sonrasında yerel halktan erzak yardımı alamayınca, çekilmek zorunda kalıyor. Bu bölgede Türk olduğumuzu söylemek istemedik bu yüzden:)
Şehir kale ve surlarla çevrili olduğu için oldukça etkileyici. Zaten Castello di Otranto buranın görülecek yerlerinin başında. Hemen şehir merkezinden denize girilebiliyor ve mavinin elli tonuna şahitlik edebileceğiniz muazzam bir denizi var. Denize girmeyecekseniz bile sahil ve marina kısmını mutlaka görmenizi tavsiye ederiz.
Bir İtalya şehrine geldiyseniz, o Centro Storico gezilecek. Burada da çok sevimli sokaklar var. Fotoğraf çekmek için defalarca durma garantili.
Biliyoruz yeterince kilise gördük, ancak burası İtalya. Ayrıca Otranto’daki biraz diğerlerinden farklı. Cattedrale di Santa Maria Annunziata en korkutucu kiliselerden biri olarak anılıyor. Bunun sebebi sunağın arkasında yer alan ve bizce de oldukça korkutucu olan, içinde Otranto işgali sırasında hayatını kaybeden İtalyanların kafataslarının olduğu kısım. Aynı zamanda Eski Ahit’ten bazı sahneleri tasvir eden zemindeki mozaikler de kesinlikle görülmeye değer.
Otranto merkeze arabayla 5 dakika mesafede Cava di Bauxite (Bauxite Gölü) var ve fotoğrafından da görebileceğiniz üzere oldukça enteresan bir yer. Eski bir taş ocağıymış, ama sonra kullanılmamaya başlanmış. Gölü çevreleyen kızıl kayalar ve zümrüt yeşili suyu ile bizce buralara kadar gelmişken mutlaka görülmesi gereken bir yer. Giriş ücreti yok. Arabalıysanız zaten kocaman bir otopark var. Oraya park edip, sonrasında da birkaç dakika yürümeniz gerekiyor. Buranın etrafında yürüyüş rotaları da varmış, ancak bizim pek ilgimizi çekmedi.
Otranto’da sadece bir öğün yedik. SoFish bizi oldukça mutlu etti. Adından anlaşılabileceği gibi deniz ürünleri yapan bir yer. Çok çeşitli yerel biralardan da denemenizi öneririz.
Otranto’da hemen merkezden denize girilebiliyor ve harika bir deniz. Aklınızda olsun.
Bir akşam yemeğimizi de Otranto’ya 25 dakika mesafedeki Antica Masseria Scagnito‘da yedik. Konaklama kısmında bahsettiğimiz ve bu bölgeye özgü çiftlikler masserialar. Konaklamasanız bile bir akşam yemeğinizi böyle bir yerde yemenizi özellikle tavsiye ederiz. Burada yediğimiz her şey muhteşemdi diyemeyiz, ama ortamı çok hoş. Fiyatları da uçuk olmadığı için tavsiye edebileceğimiz bir yer.
Gallipoli
Gallipoli topuğun batı tarafında yer alan bir şehir. İsmi Yunanca’da güzel şehir anlamına geliyor. Buraya hem şehri hızlıca görelim, hem de öğle yemeği yiyelim diye gelmiştik. Yine merkezi oldukça tatlı. Hızlıca merkezinde turlayıp dilerseniz atıştırabilir, dilerseniz de Spiaggia della Purita‘dan denize girebilirsiniz.
Hemen yemek için önerimizi de yazalım. Baguetteria De Pace. Burası aslında bir sandviççi. İçeriği önceden belirlenmiş seçenekler olduğu gibi kendi sandviçinizi de oluşturabiliyorsunuz. Hem doyurucu hem de çok lezzetli. Bir öğününüz daha var ise La Puritate buranın en sevilen restoranlarından.
Matera
Matera bu bölgede olmamasına rağmen görmeden dönmek istemediğimiz ve bizi çok etileyen bir yer oldu. Detaylı Matera yazımızı okumak için buraya.
Matera’ya gitmeden önce yolda Grotta di Castella’na mağarasına uğradık. Çok da sevdik. Ayrıca hava aşırı sıcak olduğu için, çok çok iyi geldi. Günde iki kere İngilizce tur oluyor. Zaten tursuz gezemiyorsunuz. Detaylar için şuraya.
En Güzel Puglia Koy ve Sahilleri
Puglia’da sayısız sahil ve koy var. Birçoğunda direkt havlunuzu serip girebiliyorsunuz. Bazılarında da lido denen beach clublar var. Buralarda hem şezlong ve şemsiye kiralayabiliyorsunuz, hem de yeme içme opsiyonları olabiliyor. Puglia’nın En Güzel Koy ve Plajları yazımızı da buraya bırakıyoruz.
Puglia İçin Yanınıza Almanız Gerekenler
Eğer yazın gidiyorsanız mutlaka güneş kremi, deniz ayakkabısı ve deniz gözlüğü almanızı tavsiye ederiz.
Puglia + Matera bizim için unutulmaz bir rota oldu. Hatta tekrar gidebileceğimiz destinasyonlardan biri. Turkuaz denizler, harika kasabalar, müthiş yemekler bu rotayı eşsiz yapıyor. Umarız siz de çok keyif alırsınız!
Instagram‘da bizi takip etmek isterseniz çok seviniriz.Instagram‘da bizi takip etmek isterseniz çok seviniriz. Puglia paylaşımlarımıza #UHpuglia etiketinden ulaşabilirsiniz.
Youtube‘da da varız. Bekleriz.
