Bir şehir düşünün. Işıl ışıl. Her yeri süslenmiş. Sanki bir evin kapısı açılacak ve Hansel ile Gratel çıkacak gibi duran, kurabiyeden yapılmışa benzeyen evleri olan. Bir şehir düşünün. Yazın her yerinde rengarenk çiçekler açıyor, kanallarında botlar süzülüyor. Cıvıl cıvıl bir şehir. Colmar’a hoş geldiniz! Eminiz Colmar ilk görüşte kalbinizi çalacak.
Noel deyince akla gelen ilk rotalardan biri Alsace. Ama bu bölgeyi sadece Noel ile özdeşleştirmek büyük haksızlık olur. Çünkü her hali ayrı güzel.
Nasıl olsa yakınız diye sürekli ötelediğimiz bir bölgeydi burası. Ama güzelliğiyle bizi pişman etti. Kendisine özürlerimizi bir defa daha sunuyoruz.
Alsace bölgesi planlama aşamasındaysanız, Strazburg Gezi Rehberi‘ne de göz atmanızı şiddetle öneririz.
Alsace köyleri videomuzu da aşağıya bırakıp detaylara giriyoruz.
Ne Zaman Gidilir?
Alsace bölgesi Noel zamanı oldukça popüler olan bir destinasyon. Her yerin muntazam şekilde süslendiği ve ışıl ışıl olduğu bu dönemde Colmar bambaşka oluyor. Ama tabii ki ufak bir sorun var. Aşırı ama aşırı kalabalık da oluyor ve konaklama fiyatları artıyor. Ben soğukta gezmekten hoşlanmıyorum diyenler, üzülmeyin. Çünkü yaz aylarında da rengarenk çiçeklerin açması ile bambaşka bir hale bürünüyor buralar. Sonbaharda bağ bozumu sebebiyle şehir farklı bir havaya bürünüyor. Uzun lafın kısası burası pek de zamanı olmayan rotalardan biri.
Noel zamanı gitmeyi planlıyorsanız Noel pazarları genelde kasım son haftası açılıyor ve aralık sonuna kadar devam ediyor. Bu linkten tarihlere ve detaylara bakabilirsiniz.
Ne Kadar Kalınır?
Colmar tek başına bir günde rahatlıkla gezilebilecek yerlerden biri. Fakat buraya kadar gelmişken Strazburg ve Alsace Şarap Yolu üzerindeki güzeller güzeli köyleri de görmek için bu bölgeye en az 2 gün ayırmak gerekiyor.
Colmar Ulaşım Konusu
Her ne kadar otobüs, tren gibi seçenekler olsa da Alsace bölgesini en verimli gezme yöntemi araba veya motorsiklet. Colmar içindeyse rahatlıkla yürüyerek gezebilirsiniz.
Colmar’da Nerede Kalınır?




Colmar maalesef konaklama açısından pek bütçe dostu bir şehir değil. Hele ki merkezde konaklama istiyorsanız. Biz planlama yaparken Colmar merkezdeki fiyatlar zaten çoktan uçmuştu. Bu yüzden biz Mulhouse’ta kaldık ve bize çok mantıklı geldi. Zira arabayla sadece 40 dakika kadar sürüyor. Kaldığımız otel Hotel Bristol’dü ve oldukça memnun kaldık. Üstelik otoparkı ücretsiz.
Bu arada Alsace Şarap Yolu üzerindeki köylerin çoğu Colmar’a yakın ve bu köyler bir günde gezilebiliyor. Bu tarz köylerde akşam hayat durma noktasına geliyor. Bu yüzden gece otel odasında yorgunluk atmak dışında beklentiniz varsa diğer köyleri pek önerdiğimiz söylenemez.
Colmar Gezilecek Yerler
Hep köyler dedik, ama Colmar bir köy değil. 70.000 nüfuslu bir köy bulursanız haberdar ederseniz, kendisini köy diye çağırmaya başlarız.
Alsace bölgesinin resmi olmasa da turistik başkenti kesinlikle Colmar. Hem boyutu, hem görülecek yerlerinin fazlalığı, hem de en çok ilgi gören yerin burası olması sebebiyle. O nedenle bütçe konusu sizi üzmeyecekse, kesinlikle burada kalmanızı tekrar öneririz.
Bu arada New York’ta bulunan Özgürlük Heykeli’ni yapan sanatçı Auguste Bartholdi Colmarlıymış. Bu yüzden şehrin girişinde heykelin bir replikasını göreceksiniz. Ayrıca şehirde gezerken, minik üçgen plakalarda yine bu heykeli göreceğiniz için sebebini söylemiş olalım.
Little Venice






Rengarenk ahşap Alsace evlerinin çevrelediği kanallarıyla, adeta küçük bir Venedik’i andırıyor. İsmi de zaten buradan geliyor. Defalarca buradan geçecek, dakikalarca fotoğraf çekecek ve buranın ne kadar güzel olduğundan bahsedeceksiniz. Gündüzünün ayrı, gecesinin ayrı keyifli olduğunu da belirtelim. Tam ortasında, kapalı bir market alanı olan Marché Couvert de Colmar yer alıyor. Bir öğününüzü burada değerlendirebilirsiniz.
Bu marketin karşısında yer alan renkli evler, Colmar ile eşdeğer desek abartmayız. Fotoğraflarda en çok karşılaşacağınız yer bu bölge. Siz de burada güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. Ama, evlerin önünden devam eden Rue de la Poissonnerie üzerinde ilerlediğinizde karşınıza çıkacak olan köprüden de müthiş fotoğraflar çekebilirsiniz.
Venedik gondolları kadar etkileyici olmasa da burada tekne turlarına çıkabilirsiniz. Kişi başı 7 € gibi bir ücreti var bu turların.
Kapalı marketten başlayıp Rue de la Poissonnerie boyunca devam eden bölge Fishmonger District olarak adlandırılıyor. Bu bölge eski zamanlarda balıkçılığın merkeziymiş. 1706 yılında çıkan bir yangında cadde üzerindeki yaklaşık 40 ev hasar görmüş. İllüzyonu bozmak istemezdik, ama bugün arasında gezdiğiniz o renkli evlerin büyük kısmı 1980’li yıllarda restorasyonla bu hale getirilmiş.



Old Town
Colmar’da kesinlikle yapılması gerekenlerden biri eski şehir kısmında adını söylemekte zorlandığınız sokaklarda yürümek ve mimarinin güzelliğinin keyfini çıkarmak.
Adolph House



Old Town’da bulunan ve en eski Alsace evi örneklerinden birisi Adolph ailesine ait olan bu binanın 1350’li yıllardan kaldığı düşünülüyor. Aziz Martin Kilisesi’nin tam karşısında yer alıyor. Gözden kaçırmanız da pek olası değil.
Aziz Martin Kilisesi



Yine gotik bir kilise. Strazburg’da alasını gördüğümüzü düşünüyoruz. Her şehrin ana kilisesi bizce mutlaka görülmeli.
Koifhus



Şehrin 1400’lerden kalma gümrük binasını bu listeye neden aldık? Çünkü tam karşısında yer alan Au Vieux Pignon‘un da etkisiyle mükemmel fotoğraflar çekebileceğiniz çok güzel bir nokta. Koifhus merdivenlerine çıkmayı ihmal etmeyin. Merdivende kimseyi göremezseniz çekinip çıkmamazlık etmeyin. Yukarı çıkınca, nasıl olup burayı kaçırıyor insanlar diye kötü adam kahkahası atmak isteyebilirsiniz.
House of Heads
1400-1600’lü yıllar arasında takılıp kaldık. Yine bu dönemlerden kalma bir ev ile devam ediyoruz. 106 adet baş ve maske barındıran cephesi gerçekten etkileyici.
Unterlinden Müzesi



Eski bir manastırı müze binası olarak kullanma geleneği Portekiz de olduğu gibi burada da var. Eski derken 1200’lü yıllardan kalma bir bina. O yüzden sadece binanın özellikle en alt katını gezmek için bile buraya gidebilirsiniz.
Tabii sadece bina görmek için 13 €‘lük bilet ücreti biraz pahalı gelebilir. Müzenin kendisinde Picasso resimleri, Alsace bölgesinin tarihi ve arkeolojik eserleri bulunuyor. En önemli eser ise Isenheim Altarpiece isimli Aziz Anthony Manastırı’nda kullanılmak üzere yapılmış sunak görseli.
Yeme İçme Konusu
Strazburg yazımızı okuyanlar bilir, Alsace’ta çok fazla yeme içme mekanı önermedik, böyle bir amacımız da zaten yoktu. Kahvaltı için Fransız pastanelerine güvendik. Öğle yemeklerini genelde köylerde yedik. Ama akşam yemeği için Colmar’da birkaç önerimiz olacak. İlki Las Racines. Mekanın içi biraz dandik görünse de gerçekten burada enfes yemekler yedik. Balık ve et denedik. Yanına da Alsace şarabı. Daha ne olsun. Burada yer yoksa karşısındaki L’Incontournable denenebilir. Fakat biz buraya biraz gıcık olduk. Online rezervasyonumuz olmasına rağmen bizce İngilizce konuşmak istemedikleri için rezervasyonunuz gözükmüyor dediler. Gerçeği hiç bir zaman bilemeyeceğiz. Diğer önerimiz ise Wistub La Petite Venice. Adından anlaşılacağı üzere Petite Venice yani Little Venice bölgesinde. İçi çok tatlı, yemekleri de leziz.
Bir de kahve molası verdğimiz L’Artémise’i mutlaka önermeliyiz. Hem terasında oturabilir hem de leziz kahveleri eşliğinde aşırı ama aşırı lezzetli scone (Bir İngiliz hamurişi) hüpletebilirsiniz.
Unutmayın ki bu bölgenin şarapları meşhur. Eğer şarap seviyorsanız mutlaka bu bölgenin üzümlerinden yapılmış Riesling (favorimiz), Gewürztraminer, Pinot Gris, Sylvaner, Pinot Noir, Pinot Blanc gibi şarapları denemenizi şiddetle tavsiye ederiz. Bunları denemek için en güzel yerler de Winstub denilen şarap barları.
Umarız bizim için olduğu gibi siz de Colmar’da müthiş anılar biriktirirsiniz. Şimdiden iyi gezmeler!
Instagram‘da bizi takip etmek isterseniz çok seviniriz. Alsace bölgesindeki fotoğraflarımıza #UHalsace etiketinden ulaşabilirsiniz.
Youtube‘da da varız. Bekleriz.