Alsace bizim uzun zaman ertelediğimiz bir rotaydı. Noel zamanı gitmeye karar verip, ucundan dönmüştük. Fakat en sonunda İsviçre planı yaparken “Neden olmasın?” diyerek başına Alsace ekledik ve bizce çok iyi bir planlama oldu.
Biz 2014 yılında Strazburg’da evlenerek aslında geri döneceğimizin sinyallerini vermiş olduk. Yalan yok, tabiri caizse çok fazla turist akınına uğradığından biraz gözümüz korkmuş olabilir. Ama resmen güzelliğini suratımıza çarptı. Çok pişmanız.
Alsace’ta çok fazla güzel köy ve hepimizin de sınırlı zamanı var. Bu yüzden biz kendi Alsace rotamızı birebir sizinle paylaşıp, bazı önerilerde bulunacağız.
Başlamadan konuyla ilgili videomuzu da aşağıya bırakıyoruz.
Alsace Şarap Yolu

Alsace bölgesi şaraplarıyla oldukça meşhur. Zaten köyleri gezerken de sürekli olarak göz alabildiğince uzanan bağları göreceksiniz. Strazburg’un kuzeyinden başlayıp, Colmar’ın güneyindeki Mulhouse’a kadar uzanan 170 km’lik rotada, onlarca bağ, şarap tadımı yapabileceğiniz yerler ve birbirinden güzel köyler var. Bu rota üzerinde bisiklet için oluşturulmuş rotalar da var. Dilerseniz şu blogda güzel bir plan var.
Alsace’ta Ne Kadar Kalmalı?
Bizce bu bölge için minimum 3 gün lazım. Bu da gerçekten minimum. Her ne kadar köyler birbirine yakın olsa da o kadar güzel yerler görüyorsunuz ki gerçekten biraz sindirmek gerekiyor. Eğer daha ağır ve sindire sindire gezenlerdenseniz, birkaç gün daha eklemek mantıklı olabilir.
Alsace Konaklama Önerileri
Alsace’ta konaklama kısmı biraz çetrefilli. Çünkü Colmar gibi çok turistik bir yerde kalmak istiyorsanız kesenin ağzını biraz açmanız gerek. Ya da bizim gibi Colmar’a arabayla 35-45 dakika uzaklıktaki yerleri değerlendirebilirsiniz. Mulhouse hem çok küçük olmaması hem de Colmar’a çok uzak olmaması sebebiyle güzel seçeneklerden biri. Biz iki farklı yerde kaldık. Biri La Maison Hotel Mulhouse Center. Otelin içini noel zamanı harika dekore ediyorlar. Mulhouse’taki diğer önerimiz de Hotel Bristol. Burası Mulhouse merkezde değil ama ücretsiz otoparkı olması sebebiyle tercih ettiğimiz bir yer olmuştu. Son gidişimizde Almanya’da Ringsheim köyünde kaldık. Colmar’a 45 dakikadaki Holiday Inn Express Ringsheim beklentilerimizi tamamen karşıladı. Tertemiz, kocaman otoparklı, ücretsiz kahvaltı fiyata dahildi. Bir de burası Almanya’nın en büyük tema parkı Europapark’a çok yakın. Kışın gelirseniz de özel gösteriler oluyor. Bir taşla iki kuş vurabilirsiniz yani.
Bu Rotayı Ne Zaman Yapmalı?
Bu rota her zaman yapılabilecek rotalardan biri bizce. Kışın Noel dışında biraz sıkıcı ve soğuk olabilir. Ama Noel, bahar ve yaz mevsimlerinde hep çok keyifli olacağından şüphemiz yok.
Alsace Ulaşım
Alsace’a Türkiye’den gelebilmek için Basel, Zürih, Stuttgart ya da Frankfurt’a uçup, oradan da araba veya trenle Strazburg’a ulaşabilirsiniz. Basel’den otobüs ile ulaşım da mümkün. Eğer bizim de yaptığımız gibi Alsace bölgesinde farklı yerler gezme düşünceniz var ise araba kiralamak bu anlamda en önerdiğimiz yöntem.
Basel’den araç kiralayacaksınız çok fazla yerde değinilen bir konuyu biz de belirtelim. Basel’de havaalanından Fransa, Almanya ve İsviçre olmak üzere 3 farklı ülkeye çıkış yapabiliyorsunuz. Bu yüzden aracı kiraladığınızda Fransa tarafından teslim alacağınızı belirtmeniz gerekiyor.
Rota
# 1. Gün: Strazburg





Biz açılışı Strazburg ile yaptık. Bunun iki sebebi vardı. Birincisi, bizim için yeri ayrı olduğundan buradan başlamak istedik. Diğeri ise güneye indikçe köyler çok daha güzelleşiyor. Strazburg da güzel. Ama, biraz şehir şehir. Bu yüzden buradan başlamak bize çok mantıklı geldi. Strazburg Gezi Rehberi‘ni okumanızı da şiddetle öneririz.
Biz öğle saatlerinde Strazburg’a ulaşıp, akşama kadar gezdik. Sonrasında konaklamak üzere Mulhouse’a geçtik. Dilerseniz ilk geceyi Strazburg’da da geçirebilirsiniz.
#2. Gün: Alsace Köyleri
Bizi en etkileyen kısım aslında köyler oldu. Gittiklerimiz: Ribeauvillé, Riquewihr, Eguisheim, Kayserberg. Köylerin hepsini aynı gün içinde gördük. Zaten birbirlerine oldukça yakın. Bu yüzden beğendiğimiz sırayla yazmanın daha iyi olacağını düşündük. Bu arada azıcık daha vaktimiz olsaydı Obernai’e de uğramak isterdik. Belki siz plana dahil edersiniz. Bunun haricinde Bergheim da oldukça ilgimizi çekmişti.
Bölgeye gelmeden önce, köylerin hepsi birbirine benziyordur diye düşünüyorduk. Ama işin aslı, her köyün kendi ruhu ve ayrı bir havası var. Olay sadece Alsace tipi evlerden ibaret değil yani.
Bu arada bu bölgenin simgesi leylek. Köylerde çatılarda leylekler için yapılmış yuvalar göreceksiniz. Çok güzel bir düşünce değil mi? Bir de hepsini otururken görmeseydik çok daha iyi olabilirdi.
Bir diğer bilgi, bütün köylerde turizm ofisi var ve bu ofislerde gerçekten detaylı hazırlanmış broşürler var. O broşürlerde köyde görülmesi gerekenlerin listelerini yapmışlar. Biz biraz takip ettik ama sonra sıkıcı geldi. Belki siz vakit ayırıp, detaylıca gezmek istersiniz diye not düşelim istedik.
Riquewihr





Bizim açık ara en sevdiğimiz köy burası oldu. Tek bir köy görecek olsanız kesinlikle burayı öneririz. Sokakları tatlı mı tatlı bir köy. Zaten Fransızlar da bizimle aynı fikirde olacak ki, köy Fransa’nın En Güzel Köyleri Listesi’ne (Les Plus Beaux Villages de France) adını yazdırmış.
Köyün yukarı kapısından (upper door) başlayıp, Rue du Général de Gaulle üzerinde ilerleyip köyün bitiş noktasında yer alan kapıya ulaştığınızda gezi tamamlanmış oluyor. Yaklaşık 300-400 metrelik bir yol burası aslında. Ama gezmesi en azından 1 saatinizi alacaktır. Çünkü ara sokaklar gerçekten efsane. Daha iyi bir fotoğraf bulamam derken, her adımda daha iyisi karşınıza çıkıyor.





Burada bir de köyün girişinde bulunan Maison Alsacienne de Biscuiterie’de, yediğimiz en lezzetli macaronları yemiş olmanın haklı gururu içerisindeyiz.
En iyi fotoğraf noktası bizce yukarı doğru çıkarken kuleden hemen önce sağda bulunan renkli ahşap evler ve kulenin altındaki kemerin olduğu kısım.
Eguisheim





Eguisheim’ın da Riquewihr’den aşağı yanı kalır yanı yok. Yine burası da tescilli güzellerden. Hem yukarıda bahsettiğimiz listeye girmiş, hem de 2013’te Fransa’nın En Favori Köyleri’nden biri olmuş.
Öğle yemeğimizi bu köyde yedik. Caveau Heuhaus’ta tart flambée ve salata yedik. Tavsiye ederiz. Yanına tabii ki Alsace şarabı.
En iyi fotoğraf noktası Rue de Rempart S. ve Saint-Leon Meydanı.





Kaysersberg





Nev-i şahsına münhasır bir köy burası bizce. İlk gördüğümüzde kesinlikle diğer köylerden farklı bir havası olduğunu düşündük. Bir dağın eteğinde kurulmuş. Ayrıca eski bir de kalesi var. Biz buraya akşam üzeri gittik. Restoranlarda oturan insanlar dışında pek birilerini görmedik. Ama kesinlikle sevdik burayı. Weiss Nehri kenarında yürümek de oldukça keyifli.





Ribeauvillé





Burası bizim ilk gittiğimiz köydü. Kesinlikle tatlı bir köy. Sokaklarında dolaşmak oldukça keyifli. Ayrıca burda da tepede bir kale var ve çok romantik bir hava katıyor.





#3. Gün: Colmar





Alsace deyince ilk akla gelen ve fotoğraflarda en çok karşılaşılan yer burası. Biz de bir fotoğraf görüp aşık olmuştuk. Yalnız değilsiniz.
Son günü Colmar’a ayırdık. Colmar 1 günde rahatlıkla gezilebilecek bir şehir. Detaylı yazımız için Colmar Gezi Rehberi‘ne göz atmanızı öneririz.





Gerçekten Avrupa’daki en keyifli rotalardan birisi bu olabilir. Umarız siz de en az bizim kadar keyif alırsınız.
Instagram‘da bizi takip etmek isterseniz çok seviniriz. Alsace bölgesindeki fotoğraflarımıza #UHalsace etiketinden ulaşabilirsiniz.
Youtube‘da da varız. Bekleriz.